TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
leg: | [isim] bacak, but, ayak (masa vs.), üçgenin taban olmayan kenarı, etap, raund, ayak (yarış) | |
leg: | [fiil] koşmak, hızlı yürümek | |
leg: | Bacak. | |
leg it: | koşmak, hızlı yürümek, kaçmak | |
leg pull: | alay, kafa bulma, işletme, sazanlama | |
leg put in a plaster cast: | alçılı bacak | |
leg (of a boot or stocking: | konç |