| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| lift: | [isim] kaldırma, teleferik, yükseltme, asansör, yardım, arabasına alma | |
| lift: | [fiil] kaldırmak, yukarı kaldırmak, yükseltmek, topraktan çıkarmak, çalmak, yürütmek, germek, kalkmak, havalanmak | |
| lift a ban: | yasağı kaldırmak | |
| lift down: | indirmek, alçaltmak | |
| lift off: | kalkmak | |
| lift to all floors: | katlarda duran asansör | |
| lift up: | kaldırmak, yukarı kaldırmak, yükseltmek | |
| lift attendant: | asansörcü | |
| lift boy: | (Br) asansörcü, asansörcü | |
| lift insurance: | [isim] asansör sigortası |
[ son aranan 10 kelime: sell out | kömür damarı | to not to have been married although one is quite old | surmek | karaca yavrusu | disease-modifying anti-rheumatic drugs | tehdit oluşturmak | nükl- | exploitee | lift ]