TELAFFUZKELİMEANLAM
like:[isim]  eş, benzer, aynı, beğeni, zevk
like:[fiil]  hoşuna gitmek, hoşlanmak, sevmek, beğenmek, istemek
like:[sıfat]  benzer, gibi, aynı; olası
like:[zarf]  benzer, gibi
like:[edat]  benzer, gibi, aynı; olası; falan
like this:böyle, bunun gibi
like it or not:çatır çatır
like sardines:balık istifi gibi
like ceasar's wife:saf, namuslu, iffetli bir kimse
like attracts like (like calls like):tencere yuvarlanır kapağını bulur
like a dream:hayal gibi, rüya gibi
like ships that pass in the night:kısa bir süre karşılaşan ve belki de ömürlerince bir daha karşılaşmayacak insanlar gibi
like a sack of potatoes:kaba saba
like a cat on hot bricks:yerinde duramaz bir durumda, huzursuz, sinirli
like the clappers:gürültü patırtı çıkararak, çabuk, güçlü ve zevkli bir şekilde



[ son aranan 10 kelime: atmış sigorta | matrağına | to involve an advantage | pitta | classified announcements | diverge from | not excepting | lütuf | terbiyesizlik | like ]
cümle çeviri / sözlük / kullanım şartları / bize ulaşın
RoketSozluk.com 2008-2024 - Tüm Hakları saklıdır. 0.0014