TELAFFUZKELİMEANLAM
line:[isim]  çizgi, hiza, hat, sıra, halat, satır, dize, kuyruk, kablo, bilgi, yöntem, işkolu
line:[fiil]  çizmek, çizgi çizmek, kırıştırmak, astarlamak, kaplamak, doldurmak
line:Çizgi, linea: Dar uzun ve basık küçük kabartı.
line:hat,  cizgi
line:hat,  cizgi
line adapter:hat uyarlayici
line of departure:gidiş peronu, çıkış hattı
line of samples:eşantiyon koleksiyonu
line up:sıraya girmek, sıralamak, düzenlemek, kurmak, sıralanmak
line up with:savunmak, yana olmak
line filling:rakiplere fırsat vermemek için mevcut bir ürün türüne ürün ekleme
line of succession:tevarüs sırası, veraset sırası
line of patrol stations along an international border:karakol hattı
line of credit:(US) kredi sınırı
line of acuse:davranış biçimi



[ son aranan 10 kelime: comprehensive care | indiscreet | temlik etmek | oklava ile açmak | class exercises | dementia | (dokumacılık) el tezgâhı | to learn one's lessons | bir sayının karesi | line ]
cümle çeviri / sözlük / kullanım şartları / bize ulaşın
RoketSozluk.com 2008-2024 - Tüm Hakları saklıdır. 0.1362