| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| pension: | [isim] emeklilik, pansiyon, yatılı okul, konaklama hizmetleri (otel), emekli maaşı | |
| pension: | [fiil] emekli etmek, emekliye sevketmek | |
| pension fund: | emekli sandığı, emekli fonu | |
| pension off: | emekli etmek, emekliye ayırmak | |
| pension improvements: | [isim] emekli maaşı artışları | |
| pension fund assests: | emeklilik fonu varlığı | |
| pension scheme arangement: | emeklilik planı düzenlemesi | |
| pension rates: | [isim] emekli aylıkları | |
| pension fund's holdings: | emeklilik fonu varlığı | |
| pension obligations: | [isim] emeklilik yükümlülükleri | |
| pension warrants: | emeklilere aylık ödeme yetkisi | |
| pension expectancy: | emekliye ayrılacak olanlar |
[ son aranan 10 kelime: dayanak noktası | mali sıkıntı çekmek | to be a stranger to the city life | (us) bölge okulu | overjoy | to list in order | kolu bacağı kesilmiş kimse | hukuki olarak kurulan vakıf | paket anahtarlamalı ağ | pension ]