TELAFFUZKELİMEANLAM
prize:[isim]  ödül, mükâfat, ikramiye, çok istenen şey, ganimet, kaldıraç, manivela
prize:[fiil]  takdir etmek, değer vermek, değer biçmek, ganimet almak, kaldıraçla kaldırmak, manivela ile açmak
prize:[sıfat]  ödül olarak verilen, ödül kazanan, ödüle lâyık, madalyalı, tam, su katılmadık
prize competition:ödüllü yarışma
prize court:savaş ganimetleri mahkemesi
prize causes:[isim]  deniz ganimetleri davaları
prize fight:ödüllü boks maçı
prize winner:piyango kazanan
prize giving:ödül dağıtma
prize bounty:ganimet parası
prize winning:ödül kazanan
prize in a lottery:ikramiye
prize packet:sürpriz paket



[ son aranan 10 kelime: sub- | teslim etmek | üretim giderleri | fotografci | broş | to celebrate a marriage | in whispers | cesareti kırılmak | mümkün mertebe | prize ]
cümle çeviri / sözlük / kullanım şartları / bize ulaşın
RoketSozluk.com 2008-2024 - Tüm Hakları saklıdır. 0.1474