TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| see: | [isim] papalık, piskoposluk |
| see: | [fiil] görmek, seyretmek, bakmak, görüp geçirmek; görüşmek; anlamak; sezmek, farketmek; göz önüne almak; uğurlamak, yolcu etmek |
| see about: | icabına bakmak, ilgilenmek |
| see action: | savaş görmek |
| see after: | ilgilenmek |
| see you later: | daha sonra görüşmek üzere. |
| See You Soon: | görüşmek üzere. |
| see you tomorrow: | yarın görüşmek üzere. |
| see through: | yardım etmek, destek olmak, yarı yolda bırakmamak, sonuna kadar götürmek, yarım bırakmamak, arasından bakmak, içini görmek, yetmek (para), işini görmek |
| see off: | yolcu etmek, uğurlamak, geçirmek |
| see also “ SERMAYE: | kapital |
| see also “ YÜRÜRLÜKTE: | meri |