| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| selling: | [isim] satıcılık, satış, satış yöntemi | |
| selling: | [sıfat] satış | |
| selling methods: | [isim] satış yöntemleri | |
| selling revenue stamps: | pulculuk | |
| selling goods at reduced prices: | tenzilatlı satış | |
| selling on balance: | emtia ya da menkul kıymetler simsarının elinde satın alma emirlerinden çok satış emirlerinin bulunduğu dönem (gün ya da hafta | |
| selling or installing glass: | camcılık | |
| selling by wholesale: | toptan satış | |
| selling possibility: | satış olanağı | |
| selling campaign: | [isim] satış kampanyası | |
| selling suggestion: | telkinle satış | |
| selling technique: | satış tekniği |
[ son aranan 10 kelime: dayılık taslayan | manevra alanı (gemi) | open sitting | ihlamur | sheat | settlement policy | sigortalı seferin bir yerden diğer yere direkt olmasını öngören koşul | lugger | sb who is doing well | selling ]