| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| shell: | [isim] dış kaplama (gemi, uçak), kabuk, kabuk (midye vb.), deniz kabuğu, kaplumbağa kabuğu, yumurta kabuğu, yapı iskeleti, kovan, dış görünüş, yarış kayığı, bomba, top mermisi, fişek, havai fişek roketi, sıvası yapılmamış bina | |
| shell: | [fiil] kabuğunu soymak, bombalamak | |
| shell: | kabuk,kovan (ısıl işlem) | |
| shell: | Herhangi bir oluşumun etrafını saran sert tabaka, sert kabuk. | |
| shell: | kabuk | |
| shell egg: | taze yumurta | |
| shell out: | ödemek, paraları sökülmek | |
| shell of a factory: | bir fabrikanın iskeleti | |
| shell shock: | savaş bunalımı, savaştan kaynaklanan ruhsal çöküntü |
[ son aranan 10 kelime: geciktirme | tansiyon aleti | şans tanımak | wastefulness | uzaklaşma | bir planın ana çizgileri | without the slightest compunction | incorporated business | to call out the fire brigade | shell ]