TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| special: | [isim] spesiyalite, günün yemeği, geçici polis, özel muhabir, özel indirim, özel tren, özel sayı, özel baskı, özel yayın |
| special: | [sıfat] özel, has, özellikli, ayrıcalıklı, olağanüstü |
| special arrangement: | özel düzenleme |
| special arrangement (Transportation): | özel koşullu taşıma,koşullu gönderme |
| special character: | ozel damga |
| special interest: | özel menfaatler |
| special interest account: | tasarruf hesabı |
| special cousins: | [isim] kuzen çocukları, hala ve teyze çocuklarının çocukları |
| special effects: | özel efekt |
| special offer: | özel teklif, özel indirim, ucuzluk |
| special journals: | [isim] özel günlük defterler, ayrık günlük defterler |
| special commissioners (income tax , br): | vergi itiraz komisyonu |