TELAFFUZKELİMEANLAM
stand:[isim]  duruş, durum, hal, yer, dayanma, direnme, katlanma, durak, işyeri, tezgâh, kürsü, tribün, sehpa, ayaklık, ayak, ayaklı askılık, ormanda yetişen ağaç, ekim alanı
stand:[fiil]  dikilmek, ayakta durmak, ayağa kalkmak, kalmak, durmak, bulunmak, dayanmak, katlanmak, direnmek, göğüs germek, karşı koymak, devam etmek, sineye çekmek, üstlenmek, desteklemek, ısmarlamak, ihtiyaç duymak, kanıtlamak, çekilmek
stand up:ayağa kalkmak, dikilmek, dik dik olmak, kalkmak, savunmak, taraftarı olmak, dayanmak, yılmamak, bekletmek, ağaç etmek
stand up for:[fiil]  savunmak, taraftarı olmak
stand up to:göğüs germek, karşı koymak, karşısında yılmamak, cesaretle karşılmak
stand a chance:eline fırsat geçmek, şansı olmak
stand a drink:içki ısmarlamak
stand aghast:donup kalmak, donakalmak
stand off:uzak durmak, razı olmamak, denize açılmak, geçici olarak uzaklaştırmak, ücretsiz izin vermek, uzak tutmak, yaklaştırmamak
stand out:fırlamak, atılmak, çıkıntı yapmak, direnmek, karşı koymak, göze çarpmak
stand out against:atılmak, karşı koymak, direnmek, göğüs germek
stand out for:ısrarlı olmak, ısrar etmek, şaşmamak, vazgeçmemek



[ son aranan 10 kelime: saçları | su kayağı yapmak | sky gliding | örgütlenme | atmış sigorta | self-employment | encephalic | to return a fine | girdap gibi dönen | stand ]
cümle çeviri / sözlük / kullanım şartları / bize ulaşın
RoketSozluk.com 2008-2024 - Tüm Hakları saklıdır. 0.0173