| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| stool: | [isim] tabure, lazımlık, oturak, kaka, dışkı, büyük aptes, kök sürgünü, filizlenen kütük, yeni budanmış dal | |
| stool: | Defihacet matiyer fekal, büyük aptest, feçes, dışkı, gaita. | |
| stool: | feçes | |
| stool pigeon: | çığırtkan güvercin, ispiyoncu, muhbir, polis casusu | |
| stool softener: | laksatif |
[ son aranan 10 kelime: bildirilmesinde ilk ve son günlerin saptanmış zamana eklenmeyeceği koşulu | all of us | gördün | kavram yaratmak | ındicative | statute of monopolies | zanaat | on altıncı yüzyılda protestan kiliselerinin kurulmasıyla sonuçlanan din devrimi | patlayıcı madde | stool ]