TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| sum: | [isim] toplam, tutar, adet, yekun, meblağ, miktar, özet, sonuç, netice, hesap, matematik problemi, öz, esas, doruk |
| sum: | toplam |
| sum peak: | toplam pik |
| sum up: | [fiil] toplamak, araştırmak, bilgi toplamak, özetlemek, anlamak, kavramak, özet çıkarmak, toparlamak |
| sum of money deducted from a salary: | kesenek |
| sum of money due and owing: | (bilanço) alacaklar |
| sum invested at 5 % interest: | yüzde beş faizli yatırılan para |
| sum insured: | sigorta meblağı, sigorta tutarı |
| sum total: | genel toplam |
| sum brought forward s: | nakledilen yekûn |
| sum and substance of a complaint: | bir şikâyetin kısaca aslı |
| sum in words: | yazılı olarak meblağ |