TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| swell: | [isim] şık, şiş, züppe, şişme, kabarma, yükselme, artma, şişkinlik, tümsek, yükseklik, kodaman, yaman herif, ölü deniz |
| swell: | [sıfat] güzel, harika, müthiş, şık, havalı, şık (giyinim), şiş, züppe |
| swell: | [fiil] şişmek, kabarmak, büyümek, artmak, dolmak, yükselmek, rüzgârla şişmek, taşmak, boşalmak (göztaşı vb.), iftihar etmek, gurur duymak, koltukları kabarmak, gururlandırmak, koltuklarını kabartmak |
| swell: | Şişmek. |
| swell mob: | şık dolandırıcı, iyi giyimli yankesici |
| swell up: | şişmek, şişirmek, yükseltmek, artırmak |
| swell in the population: | nüfusun artması |
| swell out: | şişmek, şişirmek, yükseltmek, artırmak |