TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| they: | onlar, insanlar |
| they fit me like a glove: | onlar beni tam uyuyorlar. |
| they pinch me: | bu ayağımı vuruyor. |
| they say: | derler ki, diyorlar ki, deniyor ki |
| They can be counted on the fingers of one hand.: | Sayıları bir elin parmaklarını geçmez. |
| they are as like two peas: | [isim] tıpatıp benziyorlar |
| they are agreed to send for him: | onu çağırmaya karar verdiler |
| they are at it again: | gene başlamak dılar |
| they are cheek by jowl: | sıkı fıkılar |
| they are not on friendly terms: | araları açık |
| they are on friendly terms: | araları iyi |