TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| to appear: | [fiil] meydana çıkmak, belli olmak, bizzat ya da vekil aracılığıyla mahkeme huzuruna çıkmak, isbat-ı vücut etmek, görünmek, gözükmek, gelmek, durmak, doğmak, çıkmak, belirmek, ortaya çıkmak, peyda olmak, tecessüm etmek, tezahür etmek, vücut bulmak, vücuda gelmek, zuhur etmek |
| to appear on the debit side of the balance sheet: | [fiil] bilançonun pasif tarafında görünmek |
| to appear as intervener: | [fiil] müdahil olarak mahkemeye çıkmak |
| to appear suddenly in front of one: | [fiil] karşı sına çıkmak |
| to appear on remand: | [fiil] tutuklu ya da mahpus bulunan bir kimseyi sorgulamak üzere mahkemeye çıkarmak, (Br) mahkeme huzuruna çıkmak üzere hapisten çıkarılmak |
| to appear on the file: | [fiil] dosya da kaydı olmak |
| to appear on the record: | [fiil] dosyada kaydı olmak, dosyada kayıt ydıı olmak |
| to appear on the roll of barrister: | [fiil] avukatlar listesinde bulunmak |
| to appear on the roll of barristers: | [fiil] avukatlar listesinde bulunmak |
| to appear on the scene: | [fiil] sahneye çıkmak |
| to appear on the television: | [fiil] televizyona çıkmak |