| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| to come in: | [fiil] içeri girmek, (sebze , meyve) çıkmak, iktidara geçmek | |
| to come in for a lot of trouble: | [fiil] başa bir sürü bela açmak | |
| to come in on the ground floor: | [fiil] bir girişime ta başından katılmak | |
| to come in when one's ship comes in: | [fiil] harcayacak parası olmak | |
| to come in at platform 4: | [fiil] 4 no'lu perona gelmek | |
| to come in handy: | [fiil] ileride gerekebilir durumu olmak, işe yaramak | |
| to come in great amounts: | [fiil] akmak | |
| to come in for an explanation: | [fiil] açıklama istemek | |
| to come in for a fortune: | [fiil] mirasa konmak | |
| to come in for a pretty penny: | [fiil] iyi para kazanmak | |
| to come in sight of land: | [fiil] kara görünmek |
[ son aranan 10 kelime: akdin amaç ve konusuna aykırı olan saçma ve anlamsız koşul | çete lideri | sempatik sinir | küçük şeytan | ileticilik | enterik | nursing infant | yıl sonu hesap kapatma | political currents | to come in ]