TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| to take in: | [fiil] almak, daraltmak, yelken sarmak, kapsamak, anlamak, aldatmak, yutturmak, ziyaret etmek, (US) gezmek, görmek, dolandırmak, içeriye almak, kandırmak, şamil olmak |
| to take in tow: | [fiil] yedeğe almak, yol göstermek |
| to take in hand: | [fiil] ele almak, üstlenmek, avucunun içine almak, yönetimi ele almak |
| to take in the sails: | [fiil] daha az talepte bulunmak |
| to take in a magazine: | [fiil] (Br) bir dergiye abone olmak |
| to take in cargo: | [fiil] yük almak |
| to take in the harvest: | [fiil] mahsulü kaldırmak |
| to take in the scene at a glance: | [fiil] durumu hemen kavramak |
| to take in a: | [fiil] erzak tedarik etmek |
| to take in a reef: | [fiil] tedbirli davranmak |
| to take in bond: | [fiil] gümrüğe almak |