TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| universal: | [isim] genel olgu, genel veri, evrensel düşünce |
| universal: | [sıfat] evrensel, kapsamlı, geniş kapsamlı, çok amaçlı, üniversal |
| universal: | evrensel, genelgecer |
| universal asynch. receiver transmitter: | genelgecer eszamansiz alici-verici |
| universal donor: | evrensel donör |
| universal genius: | dünya çapında dâhi |
| universal providers: | [isim] (Br) karışık mal ticareti yapanlar |
| universal entertainment: | toplu eğlence |
| universal desk: | ekonomi ya da spor gibi uzmanlaşmış bölümlerin dışında, bir gazetede tüm genel metinlerden sorumlu olan bölüm |
| universal heir: | terekenin aktif ve pasifi ile intikal ettiği mirasçı |
| universal international law: | [isim] devletler hukuku (istisnasız bütün devletlere uygulanan uluslararası hukuk kuralları |
| universal rule: | istisnasız uygulanan genel kural |
| universal succession: | [isim] küllî halefiyet |