TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| ama: | but, only, however, if, yet |
| ama diğer taraftan: | but then |
| ama sonra: | but then |
| ama yine de: | but yet |
| ama ticaret yaptığı ülkelerin aleyhine işleyen ekonomik politika: | beggar-my-neighbor policy |
| ama mali yönden gelecek vadeden bir şirkete verilen borç para: | mezzanine us |
| ama özellikle tüketim ve satın alma alışkanlıklarıyla ilgili olarak yapılan insan davranışı araştırması: | behavioural research |
| ama değişik nedenlerden ötürü yatırım yapan: | fan club |
| ama devlete gelir getirmesi amacıyla oluşturulmuş vergi sistemi: | tariff for revenue only |
| ama hiç aç kalmamış kişi: | limousine liberal |
| ama yalnızca oyuncunun zihninde geçmesi düşünülmüş monolog: | interior monologue |