| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| elinden geldiğince: | to the best of one's ability (ies) | |
| elinden geleni yapmak: | go for broke, go great lengths, go to great lengths, pull out all the stops | |
| elinden alma: | divestiture, divestment | |
| elinden almak: | deprive smb. of smth., bereave, defraud | |
| elinden atmak: | throw up | |
| elinden bırakmak: | release one's hold, unhand | |
| elinden bir şey gelmez: | powerless | |
| elinden gelen: | all out | |
| elinden gelen çaba: | utmost | |
| elinden geldiği kadar: | to the best of one's ability |
[ son aranan 10 kelime: belli başlıları mal ticareti ve hizmetlerle uzun vadeli sermaye hareketleri ve tek taraflı transferlerdir | yağı kozmetik sanayiinde kullanılan bir cins portakal | çalışamaz | belli belirsiz görünmek | gerçekten mi | birinin dışarı çıkmasını söylemek | caydırıcı faktör | kisa | belli bir el yazmasındaki sözcük veya vuruşların sayısının saptanması | elinden ]