TELAFFUZKELİMEANLAM
eski:old, ancient; early, former, earlier, ex, out of date, old-time, archaic, bygone, cut and dried, disused, erstwhile, immemorial, late, obsolete, olden, onetime, passe, past, previous, prior, quondam, sometime, of long standing, trite, vet, veteran
eski:of old
eski:old timer
eski:ex
Eski ahit:Old Testament
eski mobilya:secondhand furniture
eski bir tanıdığı tanımak:[fiil]  to recognize an old acquaintance
eski bir yapıtın türlü kopyalarına bakılarak saptanan en uygun metin:recension
eski zamanlar:times of old, old
eski bir uygarlığı resimleriyle canlandırmak:[fiil]  to reproduce a former civilization
eski deniz kurdu:old salt
eski siyasetçi:warhorse
eski mimari yapıtları koruma:architectural conservation
eski bir konuya gelmek:[fiil]  to recur to a former subject



[ son aranan 10 kelime: matris | her iki cinsin özelliğini taşıyan | texture | concurrent jurisdiction | to be influenced | vitrin düzeni | macroeconomics | belli belirsiz bir şüphe | (okul) ceza ödevi | eski ]
cümle çeviri / sözlük / kullanım şartları / bize ulaşın
RoketSozluk.com 2008-2024 - Tüm Hakları saklıdır. 0.0018