TELAFFUZKELİMEANLAM
evde:in
evde:at home, home, indoors, within doors
evde akşam yemeği yemek:dine in
evde dokunmuş:homespun
evde durmak:stay indoors
evde beslenen ve sevilen hayvan:pet
evde oturmak:[fiil]  to house
evde oturanlar:[isim]  stay- at-homes
evde oturmayı tercih eden kimse:(US) homebody
evde yok:not at home, away from home
evde (okulda , kilisede , denizde vs:at home (school , church , sea etc)
evde gerekli onarımı yapmakla yükümlü olan kiracının bu yükümlülüğü yerine getirmeyerek kiralanan şeyin harap olmasına neden olduktan sonra onu onarma:double waste



[ son aranan 10 kelime: kolemik | dolgun (ses) | fasiyal sinir | to pour down one's feelings | ev taşımak | to be tasked with ... | enjekte etmek | phytosyntax | certifiably | evde ]
cümle çeviri / sözlük / kullanım şartları / bize ulaşın
RoketSozluk.com 2008-2024 - Tüm Hakları saklıdır. 0.0016