| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| kesin: | definitive, definite, absolute, certain, decisive, final, irrevocable, accurate, assertive, categorical, clean cut, clear-cut, conclusive, sure as death, decided, declared, determined, dogmatic, downright, exact, express, extreme, firm, flat | |
| kesin: | cheese it | |
| kesin: | definite | |
| kesin biçimde: | dogmatically | |
| kesin bir dille söylemek: | dogmatize | |
| kesin karar vermiş olmak: | [fiil] to set one's teeth | |
| kesin bir sonuca varmak: | [fiil] to come to a head | |
| kesin olmayan bir sonuca varmak: | [fiil] to come to a tentative conclusion | |
| kesin mehil: | final respite | |
| kesin bir şekilde halletmek: | [fiil] to make a clean sweep of it | |
| kesin konuşmak gerekirse: | [zarf] to be exact | |
| kesin ret cevabı almak: | [fiil] to meet with a square refusal | |
| kesin fiyat teklif etmek: | [fiil] to offer firm |
[ son aranan 10 kelime: okul müdürü | birbirleriyle rekabet eden markalar | ızgara et | talep biten vazgeçmek | konuşlandırmak | sprey sıkmak | yaşlılar için indirim var mı | tanışık çıkmak | to not to be pertinent to the subject | kesin ]