| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| sarmaşık: | voluble | |
| sarmaşık: | ivy, climber, creeper, twiner | |
| sarmaşık eğrisi: | cissoid | |
| sarmaşık gülü: | crimson rambler, rambler | |
| sarmaşık kaplı: | ivied | |
| sarmaşık parmaklığı: | trellis | |
| sarmaşık parmaklığıyla dik tutturmak: | [fiil] to trellis | |
| sarmaşık kaplı duvar: | wall overgrown with ivy |
[ son aranan 10 kelime: meşrutiyet tarafçısı . | tekelci ticari uygulamaları engellemeye çalışmak | kısa vadede ödenmesi gerekir | yadırgamak | olağanüstü bir biçimde | birini hizmetleri için ödüllendirmek | fırıldak | resigned to fate | birine evi gezdirmek | sarmaşık ]