| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| yumuşak: | benignant, bland, ductile, easygoing, effeminate, flabby, flaccid, floppy, gentle, kid glove, kindly, lax, lenient, light, limp, malleable, mellow, mild, pulpy, smooth, soft, soft boiled, spongy, supple, tender, velvet, yielding | |
| yumuşak başlı: | amenable, blancmange, compliant, docile, dovelike, flexible, flexile, good tempered, kind, meek, obedient, pliable, pliant, soft, sweet, toward | |
| yumuşak başlılık: | docility, mansuetude, milkiness | |
| yumuşak başlılıkla: | acquiescently, amenably, compliantly | |
| yumuşak bir biçimde: | gently | |
| yumuşak tüy: | fluff | |
| yumuşak biçimde: | softly | |
| yumuşak iniş (bir ekonominin hızla aşırı bir büyüme döneminden sonra daha ağır ama daha kolay denetlenebilen bir büyüme oranına geçişi: | soft landing | |
| yumuşak ve ıslak bir şeyle bastırmak: | [fiil] to dab | |
| yumuşak huylu: | benign, clement, gentle | |
| yumuşak oyuncak bebek: | golliwog |
[ son aranan 10 kelime: ısı ölçer | tide gauge | to act on sb's advice | to put to sb to a lot of trouble | set at large | on top of all this | toygar | bourneville brissaud's disease | çocuk bakmak | yumuşak ]